"KENDİME" NOT

 Bir şeylerle meşgulken, aklıma birinin gelip kafamı dağıtması, odaklanma sorunu yaşamam veya özlediğimden kalkıp gitme isteği meşguliyetimi sürekli bölüyor. Yaşadığım anın kıymetini unutup şikayet ettiğimde kendime hatırlatmak isterim ki; Sevmek çok güzel. Sevdiğim için aklımın başka yerlere dalması bomboş bir insan olmaktansa içimin dolu olması ulaşılamayan bile olsa özlemek acı vericide olsa güzel. Bir gün bunları bile yaşayamayacağım ve belki de unutacağım. Şairlerin yazarların anlattığı gibi bazen gerçekten aşk acı verdiği için kavuşulmayınca güzel. 

18 yaşına kadar çocukluk ve lise yıllarımdaki aşklarımda tek sorumluluğum ders çalışmakken sevmek ve acı çekmek çok kolaydı. Maksimum ders ve yazılı notlarımız düşüyordu. O günlerde kendime bu anların çok güzel olduğunu ve ilerde her şeyin daha da zorlaşacağını söylemiştim. Gerçekten de öyle oldu. İş hayatına atılıp geçim sıkıntısı baş gösterince bazı günler sevmek açı çekmek lüks oldu. Bunlara hele de üzülmeye vaktim yok diye defalarca söylendim. Hayatında biri yokken ne kadar zengin olursan ol için fakirken boşken bir insan nereye kadar mutlu olabilir? Kariyer hedefleri yada severek yaptığın iş seni nereye kadar mutlu edebilir? Bir dost sevilenin yerini tutmasa da verdiği meşguliyet mutluluk ne kadar tatmin eder?

Gerilim filmi izlerken sonunu yarı yarıya tahmin edersiniz bazen de hiç edemez sımsıkı durup heyecanla beklersiniz ya şu an hayatımı bende sımsıkı durmuş izliyorum. Kimi zaman bende sonunu tahmin eder gibi olsam da değişkenler sürekli belirsizlik yaratıyor. Her şeye rağmen yorgun hissediyorum. Özlemek, sevmek, beklemek, kavuşamamak ne kadar güzel ve acı verici de olsa yorgunum. Bunları bir daha hissedememek istemezdim ama fazla geldiği zamanları ne yapacağız ? Böyle zamanlarda kıymet bilmek iyice zorlaşıyor...

Not: Hayatın ve yaşadığın anın tadını çıkar bir daha bu yaşında ve bu zamanda olamayacaksın! 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mutluluk Zamanı

Başımız Sağ Olsun

25. Yaşımdan Sevgilerle