Kayıtlar

Kasım, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Akarsuya bırakılan mektup

... İncecikti gül dalıydı, dokunsam kırılacaktı. Dokunmadım kurudu. Gitme! Sonbahar oluyorum sonrası hiç... Sonbahar geldi eserekten. Rüzgar estikçe daha çok sarılma ihtiyacı duyuyoruz daha çok sevilmek. En çok bu mevsimde yalnızlığını hissediyor insan. Acizliği, muhtaçlığını. Gözlerimiz birilerini arayarak dolu dolu bakıyoruz etrafa. Ne istediğimizi çoğu zaman bilsek de rüzgar yutuyor kelimelerimizi. Anlaşılmaya olan inancımız o kadar azaldı ki konuşmaktan aciziz. Kelimeler beynimizde yankılanıyor... Sonbahar olduk güneşin ne zaman gittiğini farkemeden. Tek tek dökülüyor yapraklarımız. Ansızın çıplak kalıp soğuyacağız. Bir umut bekliyoruz sevdiklerimizden bir umut... Neden akşam oluyoruz tren kalkınca? Kırlangıçlar birden bire çekip gidince mendiller sallanınca neden tıkanıyoruz? Öyle çok acımasız ki öyle birden bire ki... Bir süre sizi motive eden şeylere anlamsızca bakar oluyorsunuz sanki daha önce hiç onlar sizi mutlu etmemiş gibi..Susmaya olan ihtiyacımız konuşmaya oran