Yeniden...

Geçmişe geçmişimizde olan insanlara çok bağlıyız. Bir şekilde geçmişte de kalsalar onları özlüyoruz.  Bunun sebebi sanırım o zamanlar olduğumuz kişiyi özlememiz. O zamanlar daha iyiydik. Daha temiz. Şimdi nasılız ?

Yalan söylemeyi birini aldatmayı normalleştirdik. Her an ölebilirmişiz gibi yaşamaktan beklemeyi sabretmeyi unuttuk ve bunu yaparken kendimizi haklı gösterdik. Kişiliğimizden onurumuzdan ödün verirken ya yarın ölürsem dedik? Bunları yapıp ölünce sanki mutlu ölecekmişiz gibi. Sahip oldukları yetmeyince insanlara insanlar ne yapıyorlar ? Ya da daha doğrusu bana bu kadarı yeter diyen birileri var mı? Neden sürekli bir mucize bekliyoruz gerçekten o kadar mı mutsuzuz? Ya bizim birilerine mucize olmamız gerekiyorsa? 

Saçlarımdan akan kızıl pişmanlıkla çektiğim azabı kabulleniyorum. Artık birilerini aldatmak, yalan söylemek ya da mutluymuş rolü yapmak istemiyorum. Sürekli birilerine duygusal açıdan muhtaç olma hissini reddediyorum. Bir şekilde insan tek başına da yaşayabilir öyle değil mi? En azından daha dürüst daha onurlu...

 Yüzüme bütün yaptıklarımı kapatan bir fondöten sürdüm ve yeniden başlıyorum her şeye...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mutluluk Zamanı

Başımız Sağ Olsun

25. Yaşımdan Sevgilerle