Bazıları

bazıları sevmeyi öğretir size...  sevginin tanımını tekrar düşünürsünüz. Sabah kalktığınızda ya da akşam yatarken kafanızda iyi huylu bir tümör gibi hep beyninizin içindedir. Zarar vermez ama hep oradadır.  Bazen ya kötü huyluya dönüşür de size zarar verirse diye korkarsınız. Ya da onu sizden alma riskini gözetirlerse  ölme ihtimalinizi düşünürsünüz... kuralsız ve sınırsız seversiniz. İmla hatalarıyla dolu yazılarınız gibidir hayatınız ama umursamazsınız. Durmamak için noktalama işareti bile kullanmaya korkarsınız ya da sürekliliğini isteyerek sadece virgülü kullanırsınız üşürsünüz ama ceket giyinmek istemezsiniz o sizi sarsın ceketiniz onun kolları olsun istersiniz bütün vazgeçtiğiniz alışkanlıklarınızın başlangıcıdır o iki nokta koyup açıklamaya başlarsınız ne söyleyeceğinizi bile bilmeden:
Senelerce hayatınızda olan insanların birden çıkıp gitmesi yeni insanların girmesi korkutur sizi bizler alışkanlıklarına bağlı farklılıklara çokta açık olmayan insanlarız geçmişi yad eder özler dururuz yenilikleri sürekli sorgular alışmaya çabalama sürecimizi bile uzattıkça uzatırız sürekli şu an geldiğimiz durumu düşünürüz eksilenlere tekrar ihtiyaç duyma ihtimaline direniriz yenilere güvenmek ve o içimizdeki boşluğu onların doldurmasını isteriz eskiler unutulmayı hak etse de bir şekilde rutin işliyordu varlardı ve biz de alışmıştık ama şimdi o rutin bozuldu öğrendiğiniz alışmak için senelerinizi harcadığınız o kurallar yıkıldı artık gittiler bitti...

Yeni bir gelecek yaratmak zoraki  aldığınız o riskleri tekrar almak ve sorumluluklarınızla dolu  bir zaman dilimi... nasıl yapacağım ? Nasıl yapacağız ?

Bazıları vardır bir peri masalı gibi hiç  beklemediğiniz bir anda geliverirler öyle ki sadece bir kere öpmeme izin ver deyip size parlayarak  bakarlar. Bir öpücükten ne olacak ki diyen siz olacaklardan habersiz gözlerinizi kapatırsınız...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mutluluk Zamanı

Başımız Sağ Olsun

25. Yaşımdan Sevgilerle