Karışık düşünceler

 Hani koşmak istersiniz ama haliniz yoktur yine de sabah erken uyanıp koşmaya çıkınca koşabileceğinizi bilirsiniz ya yaşamak çoğu zaman böyle hissettiriyor. Başarının bu kadar disiplin gerektirmesine kırgınım. Yaşamak bir istikrar meselesi. İstikrarlı olursan en azından ömrün boşa geçmemiş gibi hissediyorsun. 

Koşarken bazen nefes alamıyormuşum ciğerlerime yeterli oksijen gitmiyormuş gibi hissederim bedenim beni pes etmeye zorlar ancak zihnim bunun geçici bir durum olduğunu nefesimi düzene sokmam gerektiğini bilir ve koşmaya devam ederim. Ne kadar yorulursam yorulayım o an ne kadar ayaklarım ağırırsa ağırsın bir saat sonra bu durumun biteceğini bilirim. Yaşamımızda o an ne kadar üzücü ne kadar zor bir durumda olursak olalım bunun kısa süreli bitecek bir an olduğunu biliyorum. Hiçbir şey kalıcı değildir. Her şey bittikten sonra mutlu ölüp ölmediğinizin bir önemi kalacak sadece. Bazen ne kadar sıkılırsam sıkılayım bu zamanlarımın tadını çıkarmam gerektiğini kendime hatırlatıp duruyorum. Şu an hayatımın böyle bir evresindeysem bundan keyif almalıyım. Düşününce bu zamanlar bana yazmak için bolca malzeme verdi. Hayatta tam olarak ne istediğimi bulmama yardımcı oldu. Hiçbir şeyi zorlamamam gerektiğini öğretti. Akışına bırakabilmek beni içimde daha huzurlu hissettirdi. Bir insanın hayatımdan çıkması artık bana hiçbir şey veremeyeceğinin göstergesi. Bu duyguya zaten içten içe hazırlanmışım ve gidenler beni hiç üzmedi. Garip ama eksikliğini hissetmedim. Sanki hayatımda kocaman bir gürültü vardı da o kesilmiş gibi hissediyorum. Kuş cıvıltılarını tekrar duymaya başladım. İnsanların kişisel gelişimlerinde ne kadar eksik olduğunu bir kere daha hayretle fark ettim. Bazen neden benim olmayanı kıskanmıyorum diye oturur düşünürüm. Kıskançlık çok garip bir duygu nedense ben bunu hissedemiyorum. Kendim için istediğim iyiliği herkes için istiyorum ve ne kadar para istesem de başkasında fazla olduğunu görünce kahrolmuyorum. O zenginliği bende hayatıma çekmek istiyorum hepsi bu. Bu insan ilişkilerimde de böyle. Benden daha güzel daha zengin yada daha çok bilgili olan arkadaşım adına sadece mutlu olup bende kendime ne katabilirim diye düşünürüm. Zaten çevremizde böyle insanlar olmalı ki yükselelim. Kendimize bir şeyler katabilelim. Kendine bakmayan yemekle düzgün bir ilişkisi olmayan sanki her şey zayıf olmakla alakalı gibi davranan insanlardan hoşlanmıyorum. Spor yapmanın zayıf olmakla bir ilgisi yok ve yemek yemek harika bir şey. Koşsam da fiziğimin değişmediği bir zamandayım ne yapayım yani en sevdiğim şeyi mi bırakayım? 

Öğrendiğim harika şeylerden biri de mutlu olmayan bir insanı siz mutlu edemezsiniz. İnsanın kendi içinde mutluluğu yakalaması gerekiyor önce. Bazen çok yorgun bir şeylere başlamak için  çok halsiz hissederiz. Bizi her şey yorar ve mutluluk lüskmüş gibi gelir. Böyle zamanlarda durmalıyız. Bazen ayağınızın kaslarınız çok yorulduğu için ağırdığını kabul etmeli ve zarar görmemek için durmalısınız. Kendi içinizi dinlemeniz lazım. Bir şeyi canı gönülden isteseniz de olmama ihtimalinin olduğunu bilmek size daha güçlü bir mentalite verir. Bazen her şey çok kötüdür ve sanki sizden daha iyi kimse yokmuş gibi hissederseniz. Öyle zamanlarda o zaman kendinizi şımartın ve hayatta tek olmadığınızı hatırlamaya çalışın. Bizim gibiler az da olsa var ve bizler iyi ki varız. Dünyayı iyi bir yer haline getirmeye çalışmaktansa siz iyi olmak için uğraşın bir şekilde böylece dünyada iyileşmeye başlayacaktır. Hiçbir şey yapmadığınız için pişman olmaktansa bir şeyler yaptığınız için pişman olmayı tercih edin en azından denemiş olacaksınız. Harekete geçmeden ne olacağını kimse bilemez.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

AŞK Var mı? Varsa da Gerekli mi?

Daha iyiyim

Temmuza Girerken