Hatırlamak için

Koşarak gelsem yanına, terden sırılsıklam olmuş halimle sarılsam sana, senin nefesinle soluklansam su yerine seni içsem. Beni yıkasan, dudaklarınla kurulasan beni, akan suyumu kana kana içsen.  Tek beden tek ruh olsak. Üzerinde defalarca titresem beni daha sıkı sarsan. Sende benimle beraber titremeye başlasan. Neden birbirimize ait olduğumuzu tekrar hatırlasak.

Yukarıda yazdıklarım bir aşk romanından alıntı olsaydı çok çekici olurdu öyle değil mi? Ama değil bunlar benim hatırlamak istediğim anlarım. Kitap okurken çok etkilendiğim cümlelerin altını çizeceğim desem de bu alışkanlığı hiçbir zaman edinemedim. Hiç unutmamaya odaklanmaktansa etkilendiğim kadarıyla aklımda kalması için hafızama güvendim hep. Yıllar sonra güzel bir günün ardından çekilmeyi unuttuğum fotoğrafın pişmanlığını yaşadığım gibi yazmadığım anlarında pişmanlığını yaşamak istemiyorum. Hayatım Notebook filmindeki gibi bir senaryo değil ancak yine de hüzne kapılıp ne kadar mutlu olduğumu unutmak istemiyorum. Ben insanların plan yapıp başka şehirlere yada otellere gidip yaşamayı umduğu romantik anları sevdiğimle, koşmaya gittiğim bir sabahın dönüşünde yada kahve içmek için sözleştiğimizde yaşayabiliyorum. Kötü olmama alışık olmadığı için hala bana destek olma konusunda çok kusurlu ancak onu değiştirmek için değil birbirimizle uyumlu bir hayatı yaşamak için birlikte olduğumuzu unutmak istemiyorum. Kadınlar sevgi ve ilgi erkekler saygı ve güven istese de benim erkeğim de sevgi ve ilgi istiyor. Bu da onun yapısı. Kusursuzluk birbirimizle iletişim kurmak bana göre kim kiminle harika anlaşıyor ki? Her şey mükemmel olsa o şeyin mükemmel olduğunu bilir miydik ki? 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Daha iyiyim

Temmuza Girerken

Değiştim mi Eksildim mi?