Modern Zamanlarda Aşk

 Aşkın adı bile tiksindirirken artık insanları sonbahar geldi. Akşam serinliği daha hissedilir oldu. Naiflik ve samimiyet kaybolmuş gibi esen rüzgarla. Bulutlanmış gözlerimiz tensel çekimi aşk sanmaya başlamış. Aşkım lafı dilimize pelesenk olmuşken sevişmek marifet gibi duyulmuş. Benim için Aşk pamuk gibi bir adamın bana sarılmak ve beni öpmek için haftalarca beklemesi, beni saatlerce dinlemesi ve bana kendisini anlatma zahmetine girmesi. Fikir ayrılıklarından tartışsak da beni sarmaya devam etmesi ve kokumun onu sarhoş etmesi. Onu tanımama izin ve zaman vermesi. Gözümde çok zor olan şeyleri basitleştirmesi. Kaç yaşında olursa olsun ona iltifat ederken yanaklarının kızarması ve gözlerinin parlaması. Dışardan yaptığım eylemler hoş görünmese de kötü niyetle yapmadığıma sorgusuz sualsiz emin olması. Beni kırmadan hatamı tatlılıkla ifade ederken benden daha çok utanması. Her şeyi ama Her şeyi sindire sindire yaşaması.

Bana duyduğu sevgiyi aşkı anlamam için ona inanmam için bana zaman vermesi. Onu sevmem için bana zaman vermesi. Ondan vazgeçmediğimi anlamam için hala onu çok sevdiğimi anlamam için bana zaman vermesi. Benimle hayatı spontane yaşaması. Hiç kimse okumuyorken yazdıklarımı okuması ve uzun süre yazmazsam neden artık yazmıyorsun demesi. Kitap bastırma hayalime zaman zaman benden daha çok değer vermesi. Spor yapmazsam kitap okumazsam mutsuz olduğumu bilmesi ve hava şartları kötü olsa da koşmak istersem beni desteklemesi kitap sipariş vermek istersem adet sormaksızın mutlaka alması. Benimle çocuk olması "Kahveler senden" dediğimde ne kadar yorgun olursa olsun bana kahve yapması. Konuşurken yüzüme bakmazsa sinirlendiğimi bilmesi ve her daim konuşurken benimle göz teması kurmaya özen göstermesi. 

Aşk birbirini anlamak güvenmek ve saygı duymak demek. Bu yaşımda fark ettim ki çiftlerin birbirinden değişmesini beklemek yerine birbirini olduğu gibi kabul etmesi gerek. Uyum sağlamayı öğrenmeliyiz. Mesela ben kapalı ortamda uzun süre kalınca sıkılıyorum dışarı çıkmak istiyorum. Önceden içimde panik duygusu olurdu ve ortamı hemen terk etmek isterdim. Böyle olunca çirkinim ondan sıkıldığımı düşünüp üzülürdü. Artık onun üzülmemesini ve tepkisini değiştirmesini beklemek yerine çirkinimin yanında güvende olduğumu kendime hatırlatıyor ve benimle geçirmek istediği vakitten çalmaktansa duygularımı daha kibar ifade edip Aşkımmmm biraz gezelim mi diyorum. Hava almaya ihtiyacım olduğunu anlayıp beni asla kırmıyor ve benimle dolaşmaya çıkıyor. Baktığımızda hiçbirimiz değişmedik sadece birbirimizi anladık ve uyum sağladık.

Şartlar ne olursa olsun emek ve zaman verilerek yoğurulan bir aşkı ilk görüşte etkilendim aşkına tercih edeceğim. Beni uzun uzun sevdiğin için teşekkür ederim bitanem seni her daim dinleyeceğim...

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

AŞK Var mı? Varsa da Gerekli mi?

Resim
Bir arkadaşımla  konuşurken artık aşkın varlığından,  gerçek olduğundan emin değilim dedim. O da bana insanlar için olmasa da aşk var dedi ve bunu söyleyen romantik olmayan bir insandı. Aşk neydi? O görmek istediğin insanı gördüğünde yavaşlayan zaman, arkada çalan şarkı, havada esen rüzgar mı? Yoksa bunlara sebep olan duygu mu? Peki ya sadece o insanı görmek? Piyanoyu çalan kişinin parmaklarından çıkan notalar mı, notaların piyanistin parmaklarında can bulması mı? Şarkı söyleyenin ağzından çıkan nağmeler, Dansçının vücudundaki ahenk mi ? Aşk ya çok özel bir şeydi ya da fazlasıyla sıradan. Herkeste olan bir alışkanlık ya da insanlarda görülen nadir bir IŞIK. Belki de auralarından yansıyan farklı bir renk.. Hangi formda olursa olsun; ister bir canlının eşyaya ya da canlının canlıya duyduğu, aşk vardı. Peki ne kadar gerekliydi? Aşkta asıl olan  ruhumuzun doyması ve tamamlanmamız. Adına şiirler, kitaplar, şarkılar yazsak da insan insana aşık olmadan da yaşa...
Devamı

Mutluluk Zamanı

Sen Aklıma Gelince her şey gülümserdi... Mutluyken 24 saat bile çalışsanız zaman asla bitmesin istersiniz. Bu bir klişedir ama gerçektir. Lisede aşık olduğunuz günler hiç okuldan yorulduğunuz oldu mu? İnsanların artık mutlu olmaktan korktuğu saçma bir zamandayız. Mutlu olduğumuzun ardından acaba ne olacakta ağlayacağım diye korkar olduk. Sanki mutlu olmayı hak etmiyor gibi... Bir keresinde arkadaşım katil bile olsa herkes yaşamayı hak eder demişti. Herkes mutlu olmayı hak eder mi bilmiyorum ama ben mutlu olmayı hak ediyorum. Bunu kendisine hak görmeyen hiç kimse mutlu olamaz zaten. Ben ne yaptım da cezalandırılıyorum diye düşünmemek gerek. Sınanıyoruz sebebini bilmesem de ama bu mutlu olmayı hak etmediğimiz anlamına gelmiyor... Kaçamak zamanları düşünüyorum bu sıralar. Evden bakkala diye çıkıp sevgilinizin yanına koştuğunuz oldu mu hiç? Okula gidiyorum deyip kendinizi onun kollarına attınız mı? Ya da haftada bir gün olan izninizi sadece ve sadece ona ayırdınız mı? Sabahın köründe...
Devamı

Daha iyiyim

 Hiç bazen de olsa manevi olarak tam hissettiniz mi? İçinizdeki eksik parça tamamlanmış gibi. Her şey olması gerektiği gibi ve güzel olan her şey kapınızda sizi bekliyor gibi... Bu aralar böyleyim iyiyim. İçimden geldiği gibi konuşmaktan midem iyi kalbim arada fazla çarpsa da iyi. Bel çevrem yavaş yavaş incelmeye başladı gibi. Kusursuz olmasa da her şey (zaten hayat kusurlarımızla güzel) hala beklediğim şeyler olsa da olacağına olan inancım daha fazla. Daha sakinim kendime ve sevdiğim adama saldırmayacak kadar sakinim. Öfkeden ağlama krizleri geçirmek yerine daha sabırlı davranıp daha çok konuşmaya gayret ediyorum. İçimden gelirse ağlıyorum içimden geldiğinde kahkaha atıyorum ve 10 gün sonra hazır olduğumu hissedip tekrar koşmaya çıktım bugün. Bunu gerçekten yapmak istiyorum aylardır koşup fiziken değişime uğramamak bana gerçekten bunu yapmak istediğim için yaptığımı fark ettirdi. Koştuğum her gün için kendime teşekkür ederim. Mental olarak bana çok iyi geldi.  30 yıl sonra od...
Devamı