Saat 20:15 Dün sabah koşumu atladıktan sonra öğleden sonra koşuya çıktım. Yollar ve trafik o kadar kalabalıktı ki odaklanma sorunu yaşadım. Her kilometre acaba dursam mı, bıraksam mı, geri mi dönsem, yürüsem mi diye kendimle tartışarak geçti. Çünkü hepsine cevabım Saçmalama canan evde kalsan bu kadar ilerliyor olur muydun oldu. Bak başladın ve bitirmek üzeresin sakın ama sakın bırakma, ağlama ve şikayet etme. Sonuç olarak 10 km koşmuş oldum. Bugün temizlik yapıp tembel bir gün geçirdim bolca dinlendim buna ihtiyacım varmış gibi hissettim ve öyle yaptım. Yarın Bacak antrenmanı yapacağım koşuya çıkmayacağım çünkü güçlü koşabilmek için güçlü bacaklara ihtiyacım var. Bunları şu an neden yazdığımı bilmiyorum aslında kafam o kadar dolu ki sanırım bir nebze de olsa sohbet edebilmek için yazıyorum. Yarın Canozan konseri var. Şarkılarını ezbere bilmeseniz bile keyifle dinleyebileceğiniz bir sanatçı olduğunu düşünüyorum. Yorgun ve dolu olan kafamız bir kaç saatte olsa rahatlar diye umuyorum...
Kayıtlar
Şu saatlerde
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Şu saatlerde normalde koşuda olmam gerekiyor bugün koşu günüm. Sabah uyandım 7de harika bir saat bu uyanmak için ama gece düzgün yatamadığım için çok yorgun ve halsiz ve hissettim. Yüzümü yıkayıp yatakta uzanmaya devam ettim. Neden şu an yataktan kalkamadığımı düşünmeye başladım. Mutsuzum. Mutsuz olduğum için içimden yataktan kalmak gelmedi kendimde koşacak gücü bulamadım. Hani sevmediğiniz işinize gitmek için sabah erkenden söverek kalkarsınız ya bende mutsuz olduğum için sabahları erken kalkmak istemiyorum. Kendimde kalkacak gücü ve sebebi bulamıyorum çoğu zaman. Bir keresinde depresyonla ilgili bir dizi izlemiştim. Kadın depresyona girdiğinde ne yataktan kalkacak ne de yemek yiyecek gücü bulamıyordu. Ruh hali bozuk olan insanları hiçbir zaman küçümsemedim ancak o diziyi izledikten sonra kimsenin umursamadığı artık alaya aldığı depresyonun ne kadar tehlikeli bir şey olduğunu defalarca kez düşündüğümü hatırlıyorum. Çok uzun zamandır bende yataktan kalkmak istemiyorum hatta bu yüz...
Karanlık çökünce
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Bütün gün sigara içmeyip akşam olunca sigara içme isteğime engel olamamayı kendime yediremiyorum. Saçma sapan şeyler yememek için de sigaraya sarılıyorum sanki. Karanlık çökünce içime dolan yalnızlığa ve boşluğa teselli bulamıyorum. Bu nasıl bir iradesizlik? Ne umuyorum sigaradan? İçince beni rahatlatmıyor da aksine çarpıntımı tetikliyor. Neden içiyorum o zaman? Bilmiyorum. Keyifliyken içtiğim günlerin tesellisini mi bulmayı umuyorum? Bana göre sigara ve alkol her zaman keyiften tüketilmeli. Oysaki bugünlerde sadece canım sıkkınken içmek istiyorum. Tiktokta görmüştüm biri yorgunum uykum var demek yerine Mutsuzum diyebilseydik her şey daha kolay (yada farklı tam emin değilim) olurdu diyor. Bu zaman öyle bir zaman ki insanların kendisine mutsuz olduğunu itiraf etmesi yeterince zorken bir başkasına itiraf etmesi pek mümkün değil. Herkesin başkasının zayıflığından fırsat kolladığı bir zamanda mutsuz olduğunu dile getirmesi bilemiyorum nasıl bir şey olur. Sonuç olarak ben k...
Yıllardır değişmeyen İnsana
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Hayat sürekli tekrarlanan bir döngü gibi. Kısa bir zaman iyi, uzun bir zaman yoksul yalnız ve kötü. Bir şeyler yanlış ama ne olduğunu bilmiyorum. Bir şeylerin değişmesi lazım ama hayatım kendimi değiştirmemden daha yavaş değişiyor. Bugün eski fotoğraflara bakarken geçen yıl konuştuğum insan sayısıyla bu yıl konuştuğum insan sayısının arasında büyük bir fark olduğunu fark ettim. Beni geliştiren yada iyi bir şeylere teşvik eden kimse olmadığı için hayatımda kendimle daha fazla vakit geçirmeye karar verdim. Yıllardır ertelediğim İngilizce öğrenme meselesini çözmek için harekete geçtim. Bir yıldır fitness yapmadığım için eriyen kaslarımdan özür dileyip evde spor yapabileceğim bir programa kayıt oldum ve matlarımı yıkayıp hemen başladım. Ben söylediklerimden karşımdakilerde anladıklarından sorumlu olduğu için beni anlamayan, yanlış anlayan veya doğru anlasa da işine gelmediği için yanlış anlamış gibi davranan insanları b...
Hatırlamak için
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Koşarak gelsem yanına, terden sırılsıklam olmuş halimle sarılsam sana, senin nefesinle soluklansam su yerine seni içsem. Beni yıkasan, dudaklarınla kurulasan beni, akan suyumu kana kana içsen. Tek beden tek ruh olsak. Üzerinde defalarca titresem beni daha sıkı sarsan. Sende benimle beraber titremeye başlasan. Neden birbirimize ait olduğumuzu tekrar hatırlasak. Yukarıda yazdıklarım bir aşk romanından alıntı olsaydı çok çekici olurdu öyle değil mi? Ama değil bunlar benim hatırlamak istediğim anlarım. Kitap okurken çok etkilendiğim cümlelerin altını çizeceğim desem de bu alışkanlığı hiçbir zaman edinemedim. Hiç unutmamaya odaklanmaktansa etkilendiğim kadarıyla aklımda kalması için hafızama güvendim hep. Yıllar sonra güzel bir günün ardından çekilmeyi unuttuğum fotoğrafın pişmanlığını yaşadığım gibi yazmadığım anlarında pişmanlığını yaşamak istemiyorum. Hayatım Notebook filmindeki gibi bir senaryo değil ancak yine de hüzne kapılıp ne kadar mutlu olduğumu unutmak istemiyorum. Ben insan...
Sonbahar oluyorum
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Biz okurken kırtasiye alışverişlerimizi her zaman babam yapardı. Bize harika şeyler alırdı. Yıllar sonra neden annemle kendi istediğimiz gibi şeyler almaya gitmedik diye sorguladım ama bizim evin dinamikleri böyleydi. Çarşı alışverişini her zaman babam yapardı. Hala da babam yapıyor. Babam bize biz istemeden muhteşem ötesi harika bir çizgisiz defter almıştı. Kalın kapaklı ciltli gerçekten muhteşem bir defterdi. Bir dersin defteri olmak için fazla muhteşemdi. Bende o defteri şiir defteri yaptım. Şiir okumayı hep çok sevmişimdir. Yıllar sonra unutmak istemeyeceğim harika şiirleri doldurmaya karar verip itinayla yazardım. İnanılmaz ama çizgisiz deftere altına hiçbir şey koymadan düzgün yazabiliyordum. Bir gün sıramın altında o muhteşem defteri unuttum ve tabikide ertesi gün geldiğimde yoktu. Eşyalarıma bir şey olsa da genelde pek üzülmem ama o defteri kaybetmek beni üzerinden 10 yıldan fazla geçmesine rağmen hala üzüyor. Şimdi belki ne alaka diyeceksiniz ama sosyal medyada şiirden di...
Güçlenmek
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Koşmayı bırakırsam sanki hayatta istediğim hiçbir şeye sahip olamayacakmışım gibi hissederim hep. Bunun nedenini neden böyle hissettiğimi bilmiyorum. Koşmak yaptığım bir adak gibi benim için. Demir eksikliği sorunum çözüldükten sonra koşmaya başladım. Çünkü hastayken ve merdiven çıkmak bile zorken özgürce hareket eden ve koşan insanlara çok imrenirdim. Bende böyle olmak istiyorum derdim. Onlar gibi rahatça hareket ediyorken koşmaya başlamamak korkunç bir şey olurdu sanki. Belki içten içe harekete geçmezsem tekrar hastalanacağımdan korktum bilmiyorum. Yapmaktan daha mutlu olduğum bir spor dalı var mı derseniz hepsini denemedim ama şu an için yok. O yüzden ayağım su veya kan topladı diye koşuyu bırakacak biri değilim. Bugün kaslarım çok ağrımasına rağmen 10 km koştum. Bunu tekrardan yapabiliyor olmak ve insan vücudunun, iradesinin ne kadar güçlü olduğu beni bir kez daha büyüledi. Koşmak bana sürekli yaşamak gibi hissettiriyor. Bazen müzik dinlerken geçen keyifli bir gün bazen de nef...